CÜRÜM
İnsanların yaptıkları yanlışlara yönelik daha önce işlediğimiz ithm, dhenb ve cunah kavramlarıyla bağlantılı olabilecek, Türkçe’mizde de kullandığımız “cürüm” kavramını işleyeceğiz inşAllah. Unutur ya da hata edersek Rabb’imizden örtünme diler, kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırız.
Cürüm (جرم) kelimesinin kökü ağaçtan meyveyi koparmak (toplamak)tır. Toplanmış hurmanın çürük olanına “curâm” denir.
Bu koparıp toplama eyleminden hareketle benzetim yapılarak her tür istenmeyen şey için kullanılmıştır. Meyve toplarken sağlamlığına çürüklüğüne bakmadan toplamak üzerinden her çeşit yanlış toplama eylemi anlamını alır.
Meallerde curum genellikle suç olarak, bu kökten Kur'an'da en çok geçen kelime olan mucrim de suçlu olarak çevrilegelmiştir. Bunun sebebi ise kulun onca yanlış iş yapması ve kalbinde kötülükleri, benliğinde günahları toplamasıdır. Sürekli kötü işler içinde olan, yanlış kazanımlar elde edenlere mucrim denir. Güncel hukuki bir terim olarak cürüm’ün de bu anlamla ilişkisini; kişinin sabıkasına topladığı, sonunda ceza almasına sebep olan veya var olan cezasını artıran olumsuz kötü işler olarak görüyoruz. Kur’an’daki bağlamı da bu şekildedir; kulun kendisine ahirette cehennem-ateş olarak dönecek kötü işleri curm’dur.
Bu kavram Kuran'da toplamda 66 kez geçer.
- 52 kez mucrim (toplayıcı/suçlu) olarak: En’am 55, 123, 147, A’raf 40, 84, 133, Enfal 8, Tevbe 66, Yunus 13, 7, 50, 75, 82, Hud 52, 116, Yusuf 110, İbrahim 49, Hicr 12, 58, Kehf 49, 53, Meryem 86, Taha 74, 102, Furkan 22, 31, Şuara 99, 200, Neml 69, Kasas 17, 78, Rum 12, 55, Secde 12, 22, Sebe 32, Yasin 59, Saffat 34, Zuhruf 74, Duhan 22, 37, Casiye 31, Ahkaf 25, Zariyat 32, Kamer 47, Rahman 41, 43, Kalem 35, Mearic 11, Muddessir 41, Murselat 18, 46
- 4 yerde ecramu (toplayanlar) şeklinde: En’am 124, Hud 35, Rum 47, Sebe 25, Mutaffifin 29
- 1 yerde icrâmi (benim suçum/topladığım) şeklinde: Hud 35
- 1 yerde tucrimûne (topladıklarınız) şeklinde: Hud 35
- 3 yerde yecrimennekum (size toplatmasın) şeklinde: Maide 2, 8, Hud 89
- 5 kez lâ cerame şeklinde tartışmasız, inkar edilemez anlamında deyim olarak Hud 22, Nahl 23, 62, 109, Mümin 43
Örnek Ayetler
En’am 55: O toplayıcıların yolu besbelli olsun diye ayetleri ayrıntılı biçimde açıklıyoruz.
A’raf 40: Ayetlerimizi yalanlayan ve büyüklenenler var ya, onlara gök kapıları açılmayacak ve onlar deve iğnenin deliğinden geçmedikçe, Cennet’e giremeyeceklerdir. O toplayıcıları böyle cezalandırırız.
Taha 74: Kim Rabb’ine suçlu olarak gelirse, onun yeri Cehennem’dir. Orada ne ölür ne de yaşar.
Mearic 11: Birbirlerine gösterilirler. Suçlu/toplayıcı, o günün azabından kurtulmak için oğullarını fidye vermeyi bile ister.
Hud 35: Yoksa “Onu kendisi uydurdu” mu diyorlar? De ki: “Eğer uydurduysam, suçum benim üzerimedir. Ben sizin topladıklarınızdan/işlediğiniz suçlardan uzağım.”
Mutaffifin 29: O toplayanlar/suç işleyenler, o güvenenlere gülerler.
Maide 8: Bir topluluğa duyduğunuz kin size adaletsizlik toplatmasın.
0 Comments
Yorum Gönder