KANDİL MESELESİ
Bunun sebebi aslında kandilleri dinde kalıcılaştıran grubun biz Türkler olmasıdır.
Bugün kandil diye tabir ettiğimiz İslami (!) günleri icat çalışmaları tasavvuf kaynaklı olup bayram olarak ilk kutlayan ise Mısır’daki Şii Fatımi devletidir.
Daha sonra özellikle şii ve tasavvufi akımların bu bayramları benimsemesiyle giden süreç, sünniliğe çoktan geçmiş olmasına rağmen İslam’ı ilk edindiği kaynak olan şii tasavvufi öğretilerin etkisinde kalan Türklerin Osmanlı döneminde bunu sistemli bir bayram kutlaması haline çevirmesiyle zirve noktasını bulmuştur.
Bu bidat ilk kez 2. Selim döneminde camilerde geceleri kandil yakarak kutlanmaya başladığı için “kandil geceleri” şeklinde adlandırılmış ve yüzyıllarca bu adla kalmıştır.
- Mevlid Kandili; nebi Muhammed’in doğduğu güne atıfır. Ancak hem takvim farklılığı hem de gerekli kayıtların tutulamaması yüzünden kesin bir gün belirlenebilmesi pek de kolay ve mümkün görünmemektedir.
- Regaib Kandili; 3 ayların başlangıcı diye kutlansa da tasavvufçuların ortaya attığı inanılmaz bir iddia eseri de kutlanıyor bu gün. O da nedir? Muhammed’in “ana rahmine düşmesi”! Doğduğu günü tespit etmenin zorluğunu demin Mevlid Kandili’nde anlattık. Bu akıl almaz iddianın sahipleri nebinin ana rahmine düştüğünü nasıl tespit edebildiler diye sorası geliyor insanın… Doğru ya, bunların camiada gaybdan Allah’tan vahiy almayanı, Allah’la yüzyüze görüşmeyeni dövüyorlar. Çok normal.
- Mirac Kandili; Zerdüştlük geleneğinden aparılmış ve Kur’an’da da yer almayan (Her ne kadar Hikmet Metodu’nu savunan Süleymaniye Vakfı Kur’an’da olduğunu iddia etse de) sözde bir Mirac hadisatı anlatılagelir. Ona da bir gün biçip bayram yapmışlardır.
- Berat Kandili; Türkçe’de hukuk terimi olarak “beraat” şeklide kullandığımız ve Kur’an’da geçen “beraet” (uzak olma, beri olma) kavramından hareketle birileri Şaban ayının 15. gecesini seçmiş, bu gecede yapılacak ibadetlerin “1000 senelik günahları toptan sileceği” şeklinde insanları disiplinli günlük ibadetten ve tövbe etmekten uzaklaştırıp günahlara daha da yaklaştırmış hazırcı bir anlayışa evirmiştir. Bunun için bazı hadisler öne sürüldüğü gibi Duhan suresinin ilk 3 ayetini “Kur’an’ın Levhi Mahfuzdan toptan 1 gecede inzal edildiği” şeklinde tahrif etmiş, bu gecenin de 15 Şaban olduğunu söylenerek böyle bir kandil uydurulmuştur. Allah’a sığınırız.
- Kadir Gecesi; işte bu Kur’an’da da olan gerçek bir gündür! Kadir suresi’nde geçmektedir. Kur’an’ın indirilmeye başlandığı gecedir. Bunu da “kandil” diye gelenek önümüze koyar. Ancak bu günün kandille hiçbir alakası yoktur. Şaplarla şeker, batıllar ile hak tamamen ayrılmalıdır.
Velhasıl kelam; dinimizdeki bu bidatlerden bir an evvel kurtulalım! Bu özel günlerin müspet bir niyetle önümüzde durduğunu düşünüyoruz. Ancak tamamen dinin içini boşaltan, ibadeti, sakınmayı ve günahlardan gerçek anlamda “beraat” etme çabasını yılda birkaç güne indirerek kurtuluşun gerçekleşeceği zannıyla; kulluğun disiplinden koparılması ve “1 gecede toplu günah affı” gibi sözde ruhsatlarla diğer zamanlarda da günah işlemenin sakıncasız görülmesi dinimize ve ümmete yapılan en büyük kötülüklerden biridir. Şeytanın kurduğu sistemin bir parçasıdır ve asla Kur’an’da yeri yoktur vesselam.
0 Comments
Yorum Gönder